1 Ağustos 2010 Pazar

2010-2011 TURKCELL SÜPER LİG'E DOĞRU


2010-2011 Turkcell Süper Lig Ağustos'un ikinci haftası başlıyor. Her sene olduğu gibi taraftarlar yeni umut, yeni arayışlar peşinde olacak. Bu sene TSL'deki takımlar kaliteli oyuncuları bünyesine kattı ve geçen seneki gibi bir lig olacağını ön görüyorum. Geçtiğimiz sene oldukça keyifli bir sezon geçirdiğimizi düşünüyorum. En güzeli de Bursaspor'un şampiyon olup kamuoyunda yarattığı şaşkınlık oldu. Böyle süprizlerin olması oldukça hoşuma gidiyor. Rekabetin olduğu yerde başarı her zaman olacaktır. Geçen seneki Bursa'nın çıkışı Türk futbulunda yeni bir sayfanın açılmasına sebep olacaktır diye düşünüyorum. Bunları 2-3 yıl içerisinde daha net göreceğiz.


Lig başlamadan önce Beşiktaş hakkındaki görüşlerimi paylaşayım istedim.

Öncelikle analizimi paylaşmadan önce Beşiktaş'ta benim gördüğüm büyük değişiklikleri sıralayım.

2009/2010 TSL son Bursa maçından sonra Beşiktaş'taki ana değişikliler;
- Beşiktaş'tan Serdar Özkan gitti.
- Beşiktaş'tan İbrahim Kaş gitti.
- Beşiktaş, Mustafa Denizli ile vedalaştı, Teknik direktör olarak Schuster'i getirdi.
- Quaresma transfer edildi.
- Guti transfer edildi.
- Batuhan Karadeniz satıldı.
- Tello ile vedalaştık.
- Taraftar ile yönetim arasındaki buzlar eriyor.

Takip eden dostlarım bilir. Hep yazarım, Serdar Özkan, İbrahim Kaş, Gökhan Zan, Uğur İnceman... Bu adamlar Beşiktaş'ın futbol yapısına uygun adamlar değil. Geçen sene Gökhan gitti, oh dedim. Bu sene Kaş ile Serdar gitti. Beşiktaş için çok faydalı bir hareket olduğu görüşündeyim. Bu adamlar, Beşiktaş'a oldukça zarar verdiler. İkiside ortalamanın çok altında top oynuyor ve yaptıkları hatalarla Beşiktaş'a ağır hasarları olmuştu. Bu sene yerlerini dolduracak arkadaşların çok daha iyi olacağına eminim.

Mustafa Denizli gitti. Geçen sene sanırım 6.hafta idi. Yönetimin sene sonunda Mustafa Hoca ile vedalaşması gerektiğini, önceki senedeki şampiyonlukta Ernst, Yusuf Şimşek'in etkili olduğunu ve Beşiktaş'ın şanslı olduğunu dile getirmiştim. Bu futbol anlayışı ile geçen sene BJK'nın şampiyon olmasının çok zor olduğunu yazmıştım. Beklediğim gibi de oldu. Tüm maçları bir golle kazanıp zirveyi zorladı, ama devamı gelmedi.

Schuster'in kariyeri temiz, iyi bir teknik adam. Ancak Türkiye ligi Shuster'in oyun anlayışına ters bir lig. Bu yüzden Schuster'in Türkiye'de zorlanacağını ön görüyorum. Schuster'den büyük bir beklentim yok. Ancak ısrarla altını çiziyorum. Mustafa Denizli'den çok daha iyi bir futbol anlayışını sahaya yansıtacağından şüphem yok. Şu ana kadar Beşiktaş'ın izlediğim maçlarına göre en çok hoşuma giden oyuncuların sahada dizilişi. Kısaca BJK'nın yeni formasyonu Türkiye'de çok iş yapar. Beşiktaş bu sene çok gol atıp çok gol yiyen bir takım olabileceği görüşündeyim.

Quaresma geldi. Büyük transfer! Bu oyuncunun kariyerini tartışmam bile... Beşiktaş'ın yıllardır yaşadığı gol yollarındaki sıkıntıların bu transfer ile çözüleceğini ön görüyorum. Bu sene Beşiktaş'ın gol yollarında daha fazla posizyon bulacağını tahmin ediyorum. Quaresma'nın sahanın her yerinden ceza sahası içine gönderdiği toplar rakip takımlar için sezon boyunca sıkıntı oluşturacaktır.

İlhan Mansız ve Pascal Nouma'dan sonra tribünleri ateşleyecek ve Beşiktaş ruhunun tavan yapabileceği bir ortam Quaresma sayesinde oluşabilir.

Guti, geldi. Büyük transfer. Kariyerini tartışmam bile. Yaşlı ve tecrübeli bir oyuncu... Uzun senelerdir, Real'de forma giydiğinden dolayı takıma adapte olmakta gecikebilir, yaşlı olduğundan dolayı takıma faydası maksimum iki sene olacaktır. Ancak Beşiktaş'a yararlı olacağını biliyorum. Bu transfer Beşiktaş camiasına hayırlı olsun.


Batuhan Karadeniz, Eskişehir'e satıldı. Yanlış bir hareket oldu. Kıymetli bir oyuncuydu, başarılı olacağına eminim. İleride yönetimin başını ağrıtacak bir transfer oldu.

Tello, gelişimini Beşiktaş'ta tamamladı. Son 2 senedir, ortalamanın altında oynuyordu. Bence gitmesi Beşiktaş'ı olumsuz etkilemez.

Bu sene gerçekleştirilen büyük transferlerden ötürü, taraftar Yıldırım Demirören'e sabır gösteriyor, hatta bir kısım taraftar sevmeye başladı. Gelecek 2 sene içerisinde, Beşiktaş, TSL'de şampiyon olmadığı durumda Yıldırım Demirören bir dahaki seçimlerde başkan olamaz diye düşünüyorum. Ben, Beşiktaş Başkanı'nı değerlendirirken genel olarak bakarım. 2005'ten bu yana Yıldırım Demirören, Beşiktaş klubüne faydadan çok, zarar vermiştir. Benim için Yıldırım Demirören iyi bir başkan değildir. Hala durum vahimdir.

Genel olarak Beşiktaş'ın bu sene, geçen seneye oranla çok daha başarılı olacağını düşünüyorum ve diğer büyük takımların girişimlerine baktığımızda Beşiktaş'ı bu sene şampiyonluk yolunda favori görüyorum.

Hiç yorum yok: