İMKB-50'nin karbon künyesi
İMKB-50'de yer alan şirketlerin karbon künyeleri çıkartılacak. Karbon Saydamlık Projesi ile şirketler karbon emisyonlarını azaltma hedefleri koyarak performans iyileştirmesi yapabiliyor.Dünya genelinde 2000'de başlatılan, 2009'da Brezilya, Çin, Kore ve Hindistan'da hayata geçirilen Karbon Saydamlık Projesi (Carbon Disclosure Project-CDP), Türkiye'de Akbank ve Sabancı Üniversitesi işbirliğiyle hayata geçirilecek. Projede, hisseleri İMKB'de işlem gören ve İMKB-50 endeksine dahil şirketlerin karbon künyeleri çıkarılarak kurumsal yatırımcıların bilgisine sunulacak. Akbank'ın desteğiyle Sabancı Üniversitesi'nin yürüteceği projede hedef, gelecek kuşaklara daha yaşanabilir bir dünya bırakmak. Şirketlerin karbon salımlarını ve iklim değişikliğiyle ilgili politikalarının açıklanmaya davet edileceği projenin ilk yıl sonuçları bu yılın son çeyreğinde açıklanacak.Türkiye hassas noktadaProjenin önceki gün yapılan tanıtım toplantısında konuşan Grantham İklim Değişikliği ve Çevre Enstitüsü Başkanı ve London School of Economics Profesörü, Akbank Uluslararası Danışma Kurulu Üyesi Lord Nicholas Stern, Türkiye'nin de iklim değişikliğinden kaynaklanan riskler açısından çok hassas bir noktada olduğunu belirterek "Akdeniz'in kuzeyi çok yüksek risk altında. Hiçbir şey değişmezse yüzyılın sonunda Sahra Çölü'ne benzeme riski var" dedi. Stern, ayrıca Türkiye'de güneş ve hidro enerjinin çok büyük fırsatlar sunduğunu vurgulayarak, "Türkiye, temiz enerjide önemli ihracat ülkesi olabilir. Zengin yoksul herkesin emisyonları azaltması gerekir. Türkiye de bu noktada daha güçlü bir politika geliştirmelidir. Daha önemli bir siyasi role büründüğü için bunu yapmalıdır" dedi.Akbank Yönetim Kurulu Başkanı Suzan Sabancı Dinçer de karbon gazları salımı konusunun Türkiye'nin artan büyüme hızıyla beraber giderek yakından kontrol edilmesi gereken bir alan haline geldiğini söyledi.Türkiye'nin konumu önemliCDP Başkanı Paul Dickinson, Referans'a yaptığı açıklamada, 2010'da Türkiye'de İMKB'nin en büyük 50 şirketinin karbon künyelerini çıkararak kurumsal yatırımcıların bilgisine sunmayı hedeflediklerini, gelecekte ise 50'den daha fazla şirkete açılmayı amaçladıklarını belirtti. Dickinson, "Türk sanayii, Ortadoğu'da düşük karbonlu bir ekonomi oluşturmaya müsait. Burada doğabilecek tehlike Türkiye'nin ekonomik fırsatları kavrayamaması olacaktır. Bu bir risk ve biz de Türk sanayiinin düşük karbonlu ekonomi oluşturmak için güçlü, formda ve hazır olmasını sağlamak için buradayız" dedi.İşe dünyanın piyasa değeri bakımından en büyük 500 şirketi ile karbon künyelerini çıkarmak üzere bağlantıya geçerek başladıklarına dikkat çeken Dickinson, bugün bu şirketlerin yüzde 82'sinin CDP aracılığıyla raporlama yaptıklarını belirtti. Türkiye'den yüksek bir geri dönüş beklediklerini vurgulayan Dickinson, çünkü Türk sanayiinin esnek ve gelecekte gidilecek yönü anlayabildiğini söyledi.Gelecek yıl İMKB-100 şirketlerinin tümünü kapsayabileceklerini belirten Ararat, İMKB'de olmayıp raporlama isteyenler olduğunu, TÜSİAD'ın da desteklemek istediğini söyledi. Ararat, "Artık yatırımcı cephesinde 'kullandığınız enerji sürdürülebilir bir kaynaktan mı, değil mi, imalatta kullandığınız enerjinin miktarı nedir' gibi sorular soruluyor. Yatırımcı üretim yaparken daha az enerji tüketen ve enerjisini yenilenebilir kaynaklardan sağlayan şirketlere öncelik veriyor. Şirketler, artık temiz enerji kullanmadıkları zaman finansman bulamayacak bir noktaya gelecek. Pek çok banka boyutları büyük kredilerde bu kriterleri arıyor. Wall Mart, tedarikçilerinden emisyon datası istiyor. Tüketici de bu tarz taleplerde bulunuyor" dedi.Kaynak: http://www.referansgazetesi.com/habe...81&KTG_KOD=228
Karbon Piyasası: Ülkelerin ve şirketlerin sera gazları hedeflerine ulaşabilmeleri için emisyon tahsisatları almaları ve satmaları sonucunda oluşan bir piyasadır.Kyoto Protokolü altında her üye ülkeye belli bir karbon emisyon kotası tahsis edilmekte ve üye ülkelerin bu kotaları kendi üreticileri arasından paylaştırması beklenmektedir. Tasarıma göre eğer herhangi bir üretici ya da ülke kendi kotasını aşarsa daha az üreten ülke ya da üreticilerden karbon kotası satın alabilecektir.Kyoto Protokolü küresel ölçekte bir karbon piyasası kurulmasını önermektedir. Karbon kotaları, bir kere tahsis edildikten sonra, dünya pazarında oluşacak fiyatlarda çok kirleten ülkeler tarafından satın alınabilecektir. Böylelikle Pazar ekonomisinin etkin kuralları altında toplam karbon emisyonunun kontrol altına alınabileceği düşünülmketedir.
Hisseleri İMKB'de işlem gören ve İMKB-50 endeksine dahil şirketlerin karbon künyeleri çıkarılarak kurumsal yatırımcıların bilgisine sunulacaktır. Bu veriler karbon piyasası için tehdit veya fırsat olarak yatırımcı tarafndan değerlendirilecektir.
Yatırım tavsiyesi değildir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder