15 Haziran 2009 Pazartesi

Ekonomi'de Önümüzdeki Riskler



Bir yazı okudum, oldukça hoşuma gitti. İlerideki riskleri içeriyor. Şunu unutmamak lazım. Artık ne kadar sürer bilmiyorum. Belki bir savaş ardından bir toparlanma. Ancak şuna eminim tam toparlanıyoruz derken, enflasyon canavarı ortaya çıkacak ki ortam çok gerilecek. 1970 ler tekrar tekerrür edecek. Stagflasyon... Durgunluk + Enflasyon

"Önümüzdeki riskler

12.06.2009 15:03:57 - SİNAN OKUMUŞ

Dünyanın her bir tarafından krizden çıkış sinyalleri geliyor. Tüketim ve üretim göstergeleri kıpırdanmaya işaret ediyor. Güven endeksleri yükseliyor. Borsalar ve kurlar Lehman'ın battığı Eylül ayı öncesi seviyelerde. 2010'a dair büyüme rakamları yukarı doğru revize ediliyor.

Bütün bu olumluya dönen göstergelere rağmen ekonomi yetkilileri temkinli konuşuyor. Önümüzdeki dönemde ortaya çıkabilecek risklerin resesyon süresini uzatmasından çekiniliyor.

Bu kriz dünya ekonomi tarihinde önemle yerini alacak ve ekonomi dengelerini global ticaretten finansal kurumlara kadar değiştiren önemli bir dönüm noktası olacaktır.

Kısa vadede yakından izlememiz gereken riskleri aşağıdaki gibi sıralayabiliriz.

1.Orta ve Uzun Vadeli Amerikan Bono Faizlerinin Yükselmesi ve Dolar'ın Önemli Ölçüde Değer KaybetmesiBurada potansiyel büyük bir risk yatıyor. Piyasaların açılması için Amerika'nın yaptığı harcamalar orta ve uzun vadeli bono faizleri üzerinde baskı yapıyor. Sonuçta faizler yükseliyor. Federal Reserve ve Çin'in alışları olması burada faizlerin çok daha hızlı ve kontrolsüz yukarı gitmesi olası. Bu iki alıcıya rağmen Rusya'nın başını çektiği bazı ülkeler merkez bankaları rezervlerini çeşitlendirmek istiyorlar. Ayrıca risk iştahının yeniden oluşmasıyla tebdir amaçlı alınan bonolar satılıyor ve riskli yatırımlara geçiliyor. Faizlerin yükselmesi ise başta konut kredileri olmak üzere orta ve uzun vadeli kredi faizleri üzerinde baskı yaratıyor. Ayrıca doların yakın gelecekte yukarıdaki nedenlerden dolayı hızlı değer kaybı gündeme gelebilir. Burada FED'in bono alışlarını artırması ve diğer merkez bankalarının da desteğiyle ancak risk ötelenebilir.

2. Pertol ve Dğer Emtia Fiyatlarında ArtışPiyasalarda normalleşme sinyallerinin artmasıyla birlikte petrol ve diğer emtia fiyatlarında hızlı artışlar var. Petrol varili yılın ilk aylarındaki 33 $ seviyesinden 70 $ seviyelerine yükseldi. Diğer emtialarda hemen hemen benzer durumda. Bu durum pertol ve emtia üreten ve ihraç eden ülkeler açısından iyi ise de, diğer gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde yeni başlamış olan düzelme hareketlerini sekteye uğratabilir ve çok yoğun bir şekilde genişleyen para politikaları ile birlikte enflasyon yaratabilir.

3. Doğu Avrupa Ekonomileri ve AB BankalarıLetonya krizi buradaki riskleri daha da arttırdı. Baltik ülkeleri küçük olsalarda diğer büyük Macaristan, Polonya ve Romanya gibi ülkelere kriz ihraç etme riski var. İsveç bankaları baltık ülkelerinde, özellikle Alman ve Avusturya bankaları ise Doğu Avrupa ülkelerinde ciddi rakamlarda kredilere sahip. Şimdiden Avrupa Merkez Bankası İsveç Risk Bank'a 10 milyar Euro'luk bir kredi limiti açmış durumda. İyi yönetilmezse Doğu Avrupa ülkeleri ciddi riskler taşıyor. IMF ile ECB burada birlikte çalışıyor ve kaynak sağlıyorlar.

4.Kredi Piyasalarının Henüz Tam İşlerlik KazanmamasıEkonomik gelişmenin motoru kredi piyasalarıdır. Burada özellikle şirket bonolarında belirli bir düzeltme görülse de özellikle yukarıda bahsettiğimiz Amerikan faizlerindeki yükselme nedeniyle kredi faizlerinde yükseliş gözlenmekte. Bazı bankalar zaten likiditeye sahip değil, bazıları FED'den aldıkları parayı ödemeye çalışıyorlar ve diğerleri ise kredi verecekleri sağlam müşteri bulamıyorlar. Kredi piyasalarındaki bu zorluklar önümüzdeki dönem için büyüme ve normalleşme üzerindeki önemli risklerden biri.

Riskler böyle. Şansımız ise; bütün dünya topyekün bazı problemleri ileriye ötelemek pahasına da olsa mevcut durumu düzeltmek için birlikte çalışıyor."

Kaynak: http://www.hisse.net/forum/showthread.php?t=33923&page=40

Hiç yorum yok: