Galatasaray'ın Almanya'da katıldığı turnuvadaki performansı sezon başı için kötü olduğunu söyleyemeyiz. Galatasaray'ın Leverkusen ile oynadığı maç da dahil olmak üzere gençlere çok sık bir şekilde yer verildiğini gördük. Serdar Eyilik ve özellikle Emre Çolak'ın yıldızları parladı. Emre'nin as takım için hazır olduğunu söylemenin yanlış olacağını düşünüyorum. Şutları ve kaleye dikine oynayabilmesi en büyük artısı fakat fizik olarak yetersiz gördüm. TSL 'de mücadelelerin sert geçtiğini düşünürsek fiziksel yapısını güçlendirmesi gerekiyor.
12 Haziran 2009 tarihinde Arda'nın yeni kaptan olacağını bilmeyenlere söylemiştik. Arda'nın kaptanlığa getirilişini erken bulan birisi olduğumu o günkü yazımda dile getirmiştim. Karakteri oturmuş , fevri hareketlerden kaçabilecek bir ismin kaptan olması daha iyi olurdu. Galatasaray'da bu görevi yerine getirebilecek en az üç tane çok iyi profesyonel vardı. Bunların başında Kewell geliyordu. Kewell gerektiğinde sahada olmasa bile bu takıma kaptanlık yapabileceğini düşünüyordum. Gelgelelim Arda'nın kaptanlığının yanı sıra 10 numaralı göreve soyunacak olması ben de ayrı bir tereddüt yaratıyor. Arda'nın 10 numara giymesi her Galatasaraylıyı gururlandıracaktır ancak Arda'nın kanatlarda verimli olabileceğini düşünüyorum.
Kafama takılan bir nokta var ki burası çok önemli: Sezon biterken Adnan Polat takımın sahadaki beyninin Arda olacağını açıklamıştı. Daha o günlerde Lincoln'den ümidi kesmiş olmasının önemi yok fakat Arda'nın gelecek sezon için hem kaptanlığını hem de mevkisini belirlemişti. Acaba Adnan Polat bu mevki değişikliğini Rijkaard'a kendisi mi söylemiştir yoksa Rijkaard başka 10 numaraya ihtiyaç yok, Arda 10 numarayı giyebilir mi demiştir burası da ayrı bir muammadır.
Hazırlık maçlarında en olumsuz bulduğum taraf savunmanın henüz oturmayışıydı. Leverkusen birkaç sefer ara toplarla Galatasaray savunmasının arkasına kolayca sarkması en tedirgin edici noktaydı.
12 Haziran 2009 tarihinde Arda'nın yeni kaptan olacağını bilmeyenlere söylemiştik. Arda'nın kaptanlığa getirilişini erken bulan birisi olduğumu o günkü yazımda dile getirmiştim. Karakteri oturmuş , fevri hareketlerden kaçabilecek bir ismin kaptan olması daha iyi olurdu. Galatasaray'da bu görevi yerine getirebilecek en az üç tane çok iyi profesyonel vardı. Bunların başında Kewell geliyordu. Kewell gerektiğinde sahada olmasa bile bu takıma kaptanlık yapabileceğini düşünüyordum. Gelgelelim Arda'nın kaptanlığının yanı sıra 10 numaralı göreve soyunacak olması ben de ayrı bir tereddüt yaratıyor. Arda'nın 10 numara giymesi her Galatasaraylıyı gururlandıracaktır ancak Arda'nın kanatlarda verimli olabileceğini düşünüyorum.
Kafama takılan bir nokta var ki burası çok önemli: Sezon biterken Adnan Polat takımın sahadaki beyninin Arda olacağını açıklamıştı. Daha o günlerde Lincoln'den ümidi kesmiş olmasının önemi yok fakat Arda'nın gelecek sezon için hem kaptanlığını hem de mevkisini belirlemişti. Acaba Adnan Polat bu mevki değişikliğini Rijkaard'a kendisi mi söylemiştir yoksa Rijkaard başka 10 numaraya ihtiyaç yok, Arda 10 numarayı giyebilir mi demiştir burası da ayrı bir muammadır.
Hazırlık maçlarında en olumsuz bulduğum taraf savunmanın henüz oturmayışıydı. Leverkusen birkaç sefer ara toplarla Galatasaray savunmasının arkasına kolayca sarkması en tedirgin edici noktaydı.
1 yorum:
Bence kaptanlık mevzusu önemli bir konudur. Ancak Türkiye'de bu durumu incelediğimde özellikle 3 büyüklerde kaptan olmayacak nitelikte adamlar kaptan oluyor, anlamak mümkün değil. Kaptanlık sırf formalite olmuş. Ben ise bu görevin farklı olduğunu düşünüyorum. Gerektiğinde takımı gazlayacak, olgun kimliği ile takımda bazı sınırların aşılmasına izin vermeyecek. zamanı gelince seyircileri zamanı gelince takım arkadaşlarının kontrolünü sağlayacak bir kaptan gerek her takıma. Biz de ise sırf formalite icabı kaptanlık. Komik buluyorum...
Arda'dan kaptan maptan olmaz bu arada...
Yorum Gönder